*Eğer ZaMaNda temiz An varsa, BeN ondan bahsediyorum...
*Kestiğim bacaklarımdaki ince, kızıl yolların uzağında! Sırtlarında akrepler oynaşan domuzlar ve çamurda serili gri kefen... Makyajımda ölüm çizili! Ve tıkalı kulaklarım...
*GeCe midemdeki sancıydı... Midemdeki fotoğrafların yerinden oynadı... Bitmiş film makaralarından yollar çizdim üzerinde gitmeye... Yollara AşıKken, bir kıyı kenti yerle bir oldu, adını gözlerimle çizdiğim... Kendi kıyı kentime hapsoldum yine...
*Hiçliğin ağırsızlığı ve hacimsizliği üzerinde salınıyor Bedenim... Saçlarımdan parmaklarıma dökülen ıslak soluklar kalıyor, toprak kokulu camlarda...
*Ruhunu çalarken, kendi Ruhum parçalanıyor zerrelerce...
*GeCe’yi GüN’e kavuşturan Tekel Bayiinden aldığım bir paket sigaranın, An’lar içinde külleşmesi gibiydi Bedenim...
*Ve mecburi zamanlar saati...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder